• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

103Hacc Suresi 19-24







Hatalı Çevrilen Ayetler



Hacc Suresi 19-24




Hatalı Çeviri:
19. Şu iki gurup, Rableri hakkında çekişen iki hasımdır: İmdi, inkâr edenler için ateşten bir elbise biçilmiştir. Onların başlarının üstünden kaynar su dökülecektir!
20. Bununla, karınlarının içindeki (organlar) ve derileri eritilecektir!
21. Bir de onlar için demir kamçılar vardır!
22. Izdıraptan dolayı oradan her çıkmak istediklerinde, oraya geri döndürülürler ve: «Tadın bu yakıcı azabı!» (denilir).
23. Muhakkak ki Allah, iman edip iyi davranışlarda bulunanları, zemininden ırmaklar akan cennetlere kabul eder. Bunlar orada altın bileziklerle ve incilerle bezenirler. Orada giyecekleri ise ipektir.
24. Ve onlar, sözün en güzeline yöneltilmişler, övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna iletilmişlerdir.




Doğru Çeviri:
19-22.Şu ikisi; mü’min ile kâfir; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kişi, Rableri hakkında tartışmaya girmiş iki hasımdır. Artık kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan kimseler, kendileri için ateşten elbiseler biçilmiştir. Başlarının üstünden kaynar su dökülür. Bununla karınlarındaki şeyler ve derileri eritilir. Ve onlar için demirden topuzlar vardır. Gamdan dolayı, oradan ne zaman çıkmak isteseler, oraya geri çevrilirler ve: “Yakıcı azabı tadın!”
23.Şüphesiz Allah, iman eden ve düzeltmeye yönelik işler yapanları, altından ırmaklar akan cennetlere girdirecek. Onlar, orada altından bilezikler ve inciler ile süslenirler. Oradaki elbiseleri de ipektir. 24Ve onlar sözden, güzel/ hoş olana kılavuzlanmışlardır. Hem de övülmeye layık olan Allah’ın yoluna kılavuzlanmışlardır.





Bu âyet grubunda iki hasım gruba: mü’minler ve kâfirlere dikkat çekilmiştir. Bunlar arasındaki mesele, Allah’ın varlığı hususunda değil, rabbliği hususundadır. Müşrikler, Allah’ın varlığını kabul ettikleri hâlde O’nun rabbliğini, evrene müdahalesini, terbiye edip eğittiğini, yarattıklarını belirli bir programa uygun olarak birtakım hedeflere götürdüğünü, gelişmeyi programlayıp yönettiğini kabul etmemektedirler.



İşte bu iki gruba ait iki âhiret sahnesi:

• Küfretmiş kimselere ateşten elbiseler biçilir. Başlarının üstünden kaynar su dökülür. Bununla karınlarındaki şeyler ve derileri eritilir. Ve onlar için demirden topuzlar vardır; demirden topuzlarla bedenleri dağlanacak, kemikleri kırılacaktır. Gamdan dolayı, oradan ne zaman çıkmak isteseler, oraya geri çevrilirler. Ve kendilerine, “Yakıcı azabı tadın!” denir.

• Allah, iman eden ve sâlihâtı işleyenleri, altından ırmaklar akan cennetlere girdirir. Onlar orada altından bilezikler ve inciler ile süslenirler. Oradaki elbiseleri de ipektir. Onlar, sözden, güzel-hoş olana kılavuzlanmışlardır da. Hem de Hamîd’in [övülmeye layık olan Allah'ın] yoluna kılavuzlanmışlardır.


Mü’minler için yapılan, Altından bilezikler ve inciler ile süslenirler. Oradaki elbiseleri de ipektir nitelemesi, o günün anlayışını yansıtmaktadır. Zira bu tür giyim, krallara mahsustur. Böylece mü’minlerin cennette krallar gibi ağırlanacağı beyân edilmektedir.


19-24Peki, şüphesiz Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, kör olan kimse gibi midir? Şüphesiz ancak kavrama yetenekleri olan kişiler;
Allah’a verdiği sözleri yerine getiren ve antlaşmayı bozmayan,
Allah’ın birleştirilmesini istediği şeyi; iman ve ameli birleştiren,
Rablerine saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyan ve hesabın kötülüğünden korkan kişiler,
Rablerinin rızasını kazanmak arzusuyla sabretmiş,
salâtı ikame etmiş [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturmuş, ayakta tutmuş],
kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık Allah yolunda harcamış
ve çirkinlikleri güzelliklerle ortadan kaldıran kişiler öğüt alıp düşünürler. İşte onlar, bu yurdun âkıbeti; adn cennetleri kendilerinin olanlardır. Onlar, atalarından, eşlerinden ve soylarından sâlih olanlar Adn cennetlerine gireceklerdir. Görevli güçler/ haberci âyetler de her kapıdan yanlarına girerler: “Sabretmiş olduğunuz şeylere karşılık size selâm olsun! Bu yurdun sonu ne güzeldir!”(Ra‘d-19-24)

 
10.Öne geçenler de, öne geçenlerdir.
11.İşte öne geçenler, yaklaştırılanlardır.
12.İşte öne geçenler, Naim cennetlerindedirler.
13,14.Birçoğu evvelkilerdendir, çok azı da sonrakilerdendir. 24.Onlar, yaptıklarına karşılık olarak, 15.mücevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler. 16.Karşılıklı onların üzerinde yaslanırlar. 17,23.Çevrelerinde, kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler, kadehler –ki ondan ne başları ağrıtılır, ne de akılları giderilir–beğendiklerinden meyveler, canlarının çektiğinden kuş eti ile; hiç büyütülmeyen çocuklar, saklı inciler gibi iri gözlüler dolaşırlar. 25.Orada boş söz, saçmalama ve günaha sokan şeyleri işitmezler.(Vâkıa/10-26)


 
75,76.İşte Rahmân’ın kulları, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamlarında, orada sonsuz olarak kalacaklar olarak ödüllendirilecekler, orada hürmet ve selâmla karşılanacaklardır. –Orası ne güzel bir karargâh ve ne güzel bir ikametgâhtır!–(Furkân/75-76)

 
84.Öyleyse onların zararı için acele etme. Şüphesiz Biz, onlar için saydıkça sayıyoruz.
85.O gün Allah’ın koruması altına girmiş kişileri, Rahmân’a [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah'a] binekli heyetler hâlinde toplayacağız.(Meryem/84-85)*


 
*İşte Kuran, Hacc Suresi





Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim